İstasyon Parkta düzenlenen kahvaltıya Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz ve eşi Hülya Ercengiz, Muharip Gaziler Derneği Başkanı Hasan Okyar, şehit aileleri ve gaziler katıldı.
Muharip Gaziler Derneği Başkanı Hasan Okyar “19 Eylül 1921 yılında Mustafa Kemal Atatürk’e TBMM tarafından Gazilik ve Mareşallik unvanının verilişinin 103. Yıl dönümü olan gaziler günü dolayısıyla bizlere maddi ve manevi desteklerini esirgemeyen, bizleri bir araya getirerek bu kahvaltıyı düzenleyen Belediye Başkanımız Ali Orkun Ercengiz’e ve Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Kemal Dönmez’e ve emeği geçen herkese teşekkür ederim. Belediye kurulan Şehit aileleri ve gaziler kurdurduğu için şahsım ve gaziler derneği adına teşekkür ederim.
Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz “11 yıldır bir araya geliyoruz ve aslında bizim açımızdan en anlamlı buluşmalardan biri budur. Biraz önce Sıdıka Hanım’la da konuştuk. Yakınını kaybetmiş, ancak bu kayıptan dolayı büyük bir gurur duyan, bu gururu ömrü boyunca taşıyan ve bu gururla toprağa gitmekten çekinmeyen şehit ailelerimiz... Aynı zamanda göğsünde gazi madalyasını gururla taşıyarak sokaklarda yürüyen, bu vatan için verdiği mücadeleyi hiçbir zaman saklamayan ve yaşadığı onuru ömrü boyunca sürdüren gazilerimiz... Sizlerin birçok sorununu birlikte çözmeye çalışıyoruz. Şehit yakınları ve gazilerimiz, yani sizlerin, biraz önce kıymetli başkanımızın belirttiği gibi bir birim kuruldu ve bu vesileyle bize teşekkürlerinizi ilettiniz. Ancak biz, Burdur ölçeğinde özel bir birime ihtiyaç duymadan yıllardır, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğümüz ile organize bir şekilde, sizlerden bize ulaşan her türlü sorun ve sıkıntıyı çözmeye çalıştık. Sizlerin en önemli taleplerinden biri olan, şehitlerimizin isminin bir yerde ölümsüzleştirilmesi konusunda ise bugüne kadar hiçbir talebi geri çevirmedik. Bir şehidimizin adının bir sokakta, caddede ya da parkta yaşatılması gerektiğini düşündüğünüzde, bunu elimizden geldiğince gerçekleştirdik. İster görev şehidi olsun ister sınır içinde ya da sınır ötesinde, şehidimizin adının bu topraklarda sonsuza dek yaşatılmasının önemli olduğuna biz de inandık. Bu talepleri bize ulaştığı andan itibaren en kısa sürede hayata geçirmeye çalıştık. 19 Eylül’ün neden Gaziler günü olduğunu da söylemeden sözü bitirmeyelim. Bu ülkenin kurucusunu, kurtuluş mücadelesinde büyük fedakârlıklar yapan Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü ve aradan 100 yıl geçmiş olmasına rağmen söylediği her sözün hâlâ değerli olduğunu unutmamak gerekir. Bu ülkenin hamurunda atalarımızın hep birlikte cepheye inmesinin ve onlarla birlikte her cephede savaşan gazilerin olduğunu hatırlamak önemlidir. Atatürk, Soyadı Kanunu Meclis'ten geçene kadar imzalarını hep "Gazi" olarak atmıştır. Gazilik unvanı, onun için çok kıymetliydi. Çünkü gazilik, sadece alınmış bir unvan değil, bu vatan için bir uzvunu, bir organını ya da hayatını kısıtlayan bir yarayı bedeninde taşıyan vatandaşlarımıza verilen değerli bir payedir. Atatürk, bu unvanı aldığı için büyük mutluluk duymuştur ve hatıralarında da bu durumu dile getirmiştir. Gazilik unvanı, milletin gönlünde derin bir yere sahiptir. Bu sebeple, her 19 Eylül'de, 1921 yılında bu unvanı almış olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere tüm gazilerimizi anıyoruz. Onlar bizim için çok değerlidir. Ancak en büyük arzumuz, artık bu vatan topraklarında ne şehitlerimiz olsun ne de gazilerimiz çoğalsın. Artık huzur ve refah içerisinde, bu verimli topraklar üzerinde kardeşçe yaşayalım. Bizi bize düşman edenlerin farkında olalım ve inşallah bu topraklarda ay yıldızlı bayrağımız sonsuza dek dalgalansın. Hepinizi saygıyla selamlıyor ve teşekkür ediyorum.” dedi.