Dünya, beklenmedik bir siber krize tanık oldu. Komplo teorilerinde sıkça dile getirilen "büyük bir siber saldırı" senaryosuna benzer bir olay yaşandı, ancak bu sefer bir saldırı değil, hatalı bir güncelleme tüm sistemleri yerle bir etti.
Siber güvenlik firması CrowdStrike tarafından sağlanan bir güncelleme, beklenmedik bir şekilde dünya genelinde sistemlerde çökmelere neden oldu. Birçok ülkenin altyapısı bu sisteme bağlı olduğu için, bankalar, havaalanları, iletişim ağları ve daha birçok kurum işlemlerini geçici olarak durdurmak zorunda kaldı.
Amerika, Almanya, Fransa, İsviçre, Hindistan gibi ülkelerde yaşanan sorunlar, sosyal medya ve haber ajansları aracılığıyla hızla yayıldı. Türkiye de bu krizden nasibini aldı. Kullanıcılar ATM'lerden para çekemiyor, online işlemlerini gerçekleştiremeyor ve günlük hayatın birçok alanında aksaklıklar yaşıyorlardı.
Bu olayın dünya çapında büyük bir panik yarattığı aşikar. Hatalı güncelleme sonucu yaşanan bu kriz, siber güvenliğin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Şirketler ve kurumlar, kritik sistemlerini güvenlik açıklarına karşı savunmasız bırakmamak için daha dikkatli olmalı, olası riskleri analiz etmeli ve güncellemeleri özenle uygulamalıdır.
Bu krizin ardından, siber güvenlik sektörünün yeni bir döneme girdiği söylenebilir. Gelecekte daha güçlü ve güvenilir sistemler kurmak için önlemler alınması ve siber güvenlik konusunda daha bilinçli bir toplum oluşturulması büyük önem taşıyor.
CUMHURBAŞKANI YARDIMCISI’NDAN AÇIKLAMA
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, siber sorunlar hakkında konuştu. Küresel çapta yaşanan sorunla ilgili Yılmaz şunları söyledi;
“Bugün küresel düzeyde etkili olan yazılım sorunu nedeniyle dünya üzerindeki birçok kullanıcı ve şirketi etkileyen erişim sorunları ve meydana getirdiği aksaklıklar, içinde bulunduğumuz dijital çağda belirli teknoloji üreticilerine olan bağımlılığın oluşturduğu riskleri ve dijital bağımsızlığın önemini açıkça ortaya koymuştur.
Her ne kadar bu tür teknoloji kaynaklı riskleri tümüyle ortadan kaldırmak mümkün olmasa da yerli yazılım çözümlerinin kullanımını artırmak ve yerli yazılım ekosistemini güçlendirmek söz konusu riskleri asgari düzeye indirmek açısından hayati derecede önem taşıyor.
Türkiye olarak yerel yazılım ekosistemimizin olgunluğunu artıracak ve bu surette ülkemizin dijital bağımsızlığını güçlendirecek çeşitli çalışmaları uzun süredir hükümet olarak yürütüyoruz.” dedi.
